Merhaba sevgili arkadaşım,
Bu tarifi 8 yıl önce yazmıştım. Bu yazıyı okumaya başlamadan önce geçen gün derleyip derledim ve güncel haliyle maya hazırlanışı üzerine yeni bir yazı yayınladım. Burada bulabilirsiniz.
Eşim sayesinde biz de ekşi maya macerasına atıldık. Maya Serüveni’ni her gün eşimin kaleminden birlikte okuyacağız. Bugün hazırlık aşamasını ve ilk günü uzun uzadıya anlattı. Şimdi sözü ona bırakıyorum 🙂
Ekmek yapmaya özel bir ilgim var. Evde yaptığınız ekmeğin ayrı bir tadı ve keyfi vardır. Hazır ekmek miksleri artık kitle pazarlarında çok yaygın olsa da, ekşi maya yapma çabalarınızın sonunda yaptığınız ekmek, yemeye karşı koyamayacağınız bir hediye gibidir.
Olur diyorum ama ben hiç ekşi mayalı ekmek yapmadım, daha önce kendim yaptım 🙂 Yapacakmış gibi bir his var içimde. Çünkü yaptığınız her şey zahmetsizce güzel…
3 yıl önce adını hatırlayamadığım bir blogda evde ekşi maya yapımı ile ilgili adım adım anlatıma rastladım. Kollarımı sıvadım ve denedim. 3-4 gün sonunda sanki çalışmıyormuş, bir şeyler ters gidiyormuş gibi geldi ve çöpe gitti. Belki benim hatam, belki blogcu eksik… boşver. Sonunda işe yaramadı ve birincisi başarısız olduğu için ikinci girişim ertelendi. O kadar erteledim ki 3 yıl oldu 🙂
Aslında aklımda hep yeni bir proje vardı. Doğru zamanın gelmesini bekleyen bu istek, iki üç hafta önce eşimin blogunda ekşi maya yapmayı göstermek için bir fikri olduğunu söylemesiyle tekrar su yüzüne çıktı. Ancak başlamak için zaman bulamadı.
Bir şeyi yapmayı düşündüğünüzde, hayat size gerekli fırsatları sunmaya başlar. Bu vesileyle her yazısını ilgiyle takip ettiğim Café Fernando blogunun sahibi Cenk 🙂
Cenk, sanki aklımı okumuş gibi ekşi maya yapma serüvenine başladığında, eşimin başlatmasını beklemeden, tariflerine ve açıklamalarına güvendiğim bir blog bulunca başlayayım dedim.
Ancak bahsedildiği gibi söz konusu organik un her markette bulunmadığı için gelmesi birkaç gün sürdü. Önce Karahan unu almak için Real’e gittim. Orada bulamayınca bir an önce başlamak istediğim için başka marka organik un aldım. Ekmeklik un bulamadığım için o akşam İstinye Park’a gitmemiz gerekip gerekmediğini ilk başta tereddüt ettim ve orada bir Macrocenter olduğunu biliyordum 🙂 Oradan o şansı yakalayacağımı söyledim. Gittiğimizde ikinci hayal kırıklığı beni un bölümünde bekliyordu. Sadece organik tam buğday unu vardı. Mavi pakette kabartma tozu yoktur.
Cenk’in dediği gibi her zaman un olacak, bulmam lazım 🙂 Gerçi o da organik un bulamıyorsan dedi ama neyse…
Cevap yine de geç kalmadı, Mecidiyeköy Profilo Alışveriş Merkezi’nde kurulan organik pazardan geldi. Dünyayı kurtaracak 5. elementi eşimle koridorlarda dolaşırken buldum, belki o buradadır 🙂 Hava, Toprak, Ateş, Su, Un 🙂
Akşam eve geldiğimde cafefernando.com’u açtım ve gerekli işlemleri yapmaya başladım. Üzgünüm, 7 gün geciktim, ilerlemeyi görme şansım olduğunu düşünüyorum. Belki üçüncü gün onu öylece atardı.
Bira şimdi başladı ve yarın gece bekleyeceğiz ve sonuçları göreceğiz. Karışımın üzerinde baloncuklar oluşmasını bekleyeceğimizden ilk 2-3 gün yem vermeyeceğiz. Bu macerada her gün sonuçları yazacağım. Eşimin tecrübesinden yararlanarak bir şeyler bulacağız. Bakalım Cenk gibi bir yedinci günü bulabilecek miyiz 🙂
Başlamak için doğru zamanı bekliyorsanız, asla geç değildir 🙂
hazırlık aşaması
Hazırlama aşamasında 2 kilo organik tam buğday unu ve yumuşak buğday unu elde edin. Her birinden 1 kg karıştırın ve kapalı bırakın. Bir leğene döküp iyice karıştırdıktan sonra kelepçeli poşetlere koydum. Cenk önerdi diye hep Karahan’a baktım ama güvendiğiniz organik kaynakları kullanabilirsiniz. Kullanacağınız aletleri önceden kaynatılmış suda yıkayınız. Zararlı bakterilerin mayamıza bulaşmasını istemeyiz.
* En az 3 bardak su ile derin, geniş ağızlı bir cam kase. (Sebebi cam olduğu için mayanın kabarmasını seyredebilirsiniz).
* Tahta kaşık.
* Kullanacağımız sudaki klor mayayı olumsuz etkilediği için içme suyu kullanmanızı tavsiye ederiz.
İçerik Tablosu
Ekşi Maya – 1. Gün
İlk günün diğer günden hiçbir farkı yok. Yaşam belirtisi yok, soyulma yok, kenarlarda köpük yok. Mayayı beslemek için çok erken görünüyor. Cenk, bu sürecin 2-3 gün sürdüğünü ve duruma göre çalıştığını yazıyor.
İlk gün tarifi Cenk’ten kopyalıyorum. Aynı zamanda eşimin önerdiği Slow Food Intellectuals girişimi için ekşi maya ile ilgili paylaşımları kontrol etmeye başladım. Bir durumu daha ilginç hale getirmenin birçok farklı yolu vardır. Üçüncü bir kaynak olarak Cenk’in de bahsettiği (Şemsa Denizsel’e ait) İşitme Doldurma Tarifleri blogunu arıyordum.
Örneğin, zaten aklımda bir şey var. Genk ve Şemsa Hanım mayayı hazırladığımız kabın üzerini kapatırken, Slow Food kapaksız bırakmayı tercih etti. Bunun nasıl bir fark yaratacağını bilmiyorum ama bunu 2’ye 1 avantajla kapatmayı tercih ettim.
Bira yapmaya başladığımda 8 ons çizgisindeydi. Herhangi bir kabarma meydana gelmedi. Ölçü çizgileri olan bir kap kullanın veya yüksekliği görebilmek için bir işaret koyun. Bugün beslemeden tekrar köşeye koydum.
bakalım yarın ne olacak…
tüm aşamalar
– İlk gün ve kurulum
– Ekşi maya 2. gün
3. gün ekşi maya
4. gün ekşi maya
5. gün ekşi maya
– 6. gün ekşi maya
– Ekşi maya, yedinci gün
Ekşi hamur tarifi – ilk karışım
Tarif cafefernando.com’dan uyarlanmıştır.
Ev Yapımı Ekşi Maya Hazırlanışı ve 1. Gün Tarifi İçin Malzemeler
- 140 gr (1 su bardağı) ekmek ve tam buğday unu (%50-%50) karışımı 140 gr (yaklaşık 1/2 su bardağı + 1 yemek kaşığı) oda sıcaklığında içme suyu
Evde hazırlık aşamasında ve ilk gün tarifinde ekşi maya nasıl yapılır?
Un karışımını tamamen temiz bir cam kaba aktarın. Üzerine su döküp un parçaları kaybolana kadar tahta kaşıkla karıştırıyoruz. Kasenin çevresine yapışan hamuru sıyırın, üzerini temiz bir bezle örtün ve mutfağınızın ılık, rüzgar almayan bir köşesinde mayalanmaya bırakın.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]